Yıllar boyu
hep kendimle uğraştım. Kitap okudum. Bilginin peşinden gittim. Sanata doğru
koştum. Yeni olana ilgi duydum.
Bana kapı
aralayacak, yol gösterecek, beni aydınlığa götürecek, ufkumu açacak insanlarla
konuştum. Kendi konusunda bilgili ve de zeki insanlar ayrıca ilgimi çekti. Hele
bir de yetenekleri olan insanları hiç kaçırmamağa çalıştım.
Bedenime
özen gösterdim. Spor yaptım. Yüzdüm, yürüdüm, kaydım ve de yoga… Yediklerime az
çok dikkat ettim.
Sevinç
duyduğum, kahkaha attığım, heyecanlandığım anları kaçırmamağa çalıştım. Hatta o
anlara müthiş saygı duydum.
Dostlarımdan,
doğadan, doğal olandan kopmamağa özen gösterdim. Çevre değişikliği, bulunduğum
ortamı değiştirmek hep hoşuma gitti.
Mesleğimi
yaparken bilgimi kullanmak, hastalarıma özenle yaklaşmak, el becerimi
sergilemek onurumu okşadı. Resim ve heykel yapmakla kalmayıp el mahareti
isteyen her ne yapılabilirse, hepsine merak saldım. Ve yapmağa gayret ettim.
Şarkı söylemek çok isterdim. Ancak sesimden hoşnut kalmak pek mümkün değil.
Şimdide yazı yazmak hoşuma gidiyor.
Her kez
benim yaptığım gibi kendinle uğraşıyor mu bilmiyorum? Bedenimi hizalamaktan tut
da, düşüncelerimin farkına varmağa çalışmak, hislerimin beni ne şekilde, nereye
yönlendirdiğini anlamağa çabalamak. Üstüme yapışmış alışkanlıklarımı kırıp,
onlardan kurtulmağa çalışmak. Kırıcı veya ters olduğuna inandığım davranış
kalıplarımı kaldırmağa uğraşmak. Yeniye bakmak. Yeni olanı içime almak,
bedenime sindirmek, üstüme uydurmak. Yaşam koşullarından dolayı edindiğim, üstüme
yapışan kabuklardan, maskelerden kurtulmak. Kabuk, kabuk soyulmak, soyunmak.
İçime, içime ilerlemek. Hatta dibime düşmek. Araştırmak. İlerlemek, bazen geri
düşmek, korkmak, heyecan duymak, kızmak, üzülmek, sevinmek, kaymak,
toparlanmak…
Bütün
bunlar neden diye düşününce de tek bir cevap geliyor aklıma; ne kadar kendim
olursam, ne kadar kendime, aslıma, özüme dönebilirsem, o kadar sade ve geçirgen
olabilirim. Bir o kadar da açık.
Gerçek
yaratıcılığın ve gerçek sevginin de sadece ve sadece bu alanda bulunabileceğine
inanıyorum. Özgür olmanın da ancak bu şekilde gerçekleşebileceğini düşünüyorum.
iris
Kasım 2011
Torba_Bodrum
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder