25 Temmuz 2012 Çarşamba

KİM





Önce bedenime baktım.

Ayaklarım.
Ayak parmaklarım. Tek tek birbirinden ayrı. Ayak kavsi. Parmak kökleri. Topuk. Kök saldığım anlarım. Denge. Tüm yükümü taşıyan. Beni bir yerden bir yere götüren, ulaştıran, yürüyen ayaklarım.
Bileklerim. İnce. Narin.
Baldırlar. Güçsüz kasların cemeresini üstlenen dizlerim. Bacaklar.

Kalçam. Hayat organlarımın evi. Bedenimi taşımakla kalmayıp, tüm sıkışıklıklarımı kabul eden kalçam. Hatta hatta yılların, asırların, nesillerin tıkanıklıklarını barındıran kalçam.
Yumuşak karnım. Beni kollayan, saklayan, koruyan. Başına hep dert olduğum solar plexus. Egomla geçinemeyen, sıkıntı çeken güneş sinir ağı. Midemi, beni dalgalandıran nervus vagus. Dengesiz, huzursuz, tatsız.

Sıcacık, can kalbimi saran dost akciğerler. Göğüs kafesi. Bütün ömrümü üstlenen nefes.
En sonunda açmayı, genişletmeği başardığım omuzlarım. Narin, zayıf kollar. Aşağı bakan köpekte, yüzerken, sevenlerime el sallarken, yazıp çizerken benle hareket eden kollarım. En değerli varlığım, ellerim. Onlarsız olamam. Parmaklarım.

Boynum, hayatımı yönlendiren gırtlak. Tiz, çocuk, çatlak, sevecen, kırıcı, boğan, sessiz ses.

Saçlarım ve gözlerim ve tüm duyularla başım.
Beyin. Düşünceler. Vazgeçtiğim, vazgeçmediğim düşünceler. Ulaşabildiğim duygular. Anlamlandıramadığım duygular. Bedenimin kan akışı gibi, sıvı akışı gibi, oksijeni gibi dolaşan ve hayatımı elinde tutan duygular.

Sonra bedenine baktım.
Ne kadar aynı. Ne kadar ayrı.

Göz göze bakıştığımda hücrelerimiz arasındaki fark nedir? Benim göz hücrem ile ayak başparmak hücrem arasındaki mesafeden daha mı uzaktır? Mesele sadece kendini daha ayrı daha farklı hissetmek midir?

Sana seslendiğimde benim hücrelerimin titreştirdiği ses, senin hücrelerini de aynı frekansta titreştirmez mi?

Kokular, duyular, korkular, acı, hüzün, hangimize bir diğerimizden daha uzak?

Sevinirken el ele tutuşmak niye?

Aradaki boşlukları en çok dolduran mı birbirine en yakın olur?

Hücreler arasın da boşluklar mevcut değil mi? Bir organ kendini diğer organdan ne kadar farklı veya ne derece ayrı bilir?

Sormak istediğim…

                           İç dünya ile dış dünya birbirinden ayrı mıdır?
                           Farklı olmak neyi ifade eder?
                           Ayrılıkların, bölünmelerin mesafesi ne kadar?
Zaman ve mekânın sınırları ne kadar etkindir?
                           Biz neredeyiz?
                           Ben ne kadarım? 
                           Ben kimim?







iris

Torba – Bodrum
Temmuz 2012

1 yorum:

  1. NE ARA VAKIT BULUPTA BÖYLESINE GÜZEL YAZDIN.
    YOKSA VAKITSIZLIKLER MIDIR KALEME KAGIDA SARDIRAN ?

    YanıtlaSil